16 Nisan 2014

AKP’NİN TÜRK EKONOMİSİNİ YIKIM GÖSTERGELERİ…

ile Hami KARSLI

Genel seçim havası içinde bir yerel seçim geçirdik.

Yandaş yayınların dışında tüm yayınlar, bu seçimlerde birçok olumsuz olayın yaşandığını gözler önüne serdi.

Bazı il, ilçe ve beldelerde seçimlerin yinelenmesi bile kararlaştırıldı.

Bu hay huy içerisinde, CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcısı Sayın Faik Öztrak’ın yönetiminde hazırlanan  “AKP’nin 11 yılda yaptığı Hasar Tespit Raporu” ulusal ve yerel basında gerektiği şekilde yansıtılmadı.

***

            Bu köşede siyasa (Fransızca söylemiyle politika) hakkında birçok yazı yazdım.

Yurt ve devlet işlerini düzenleme, yürütme anlamı taşıyan siyasa, gerçekte “ekonominin yoğunlaşmış, onun genelleştirilmiş ve sonuçlarına vardırılmış biçimidir” diye tanımlanır.

Bu nedenle, bir ülkedeki ekonomik verileri bilmek, o ülkenin nasıl yönetildiğini öğrenmek, yönetenleri tanımak açısından çok büyük önem taşır.

İnsanları edilgin kılarak, sorgulamayan, kendine verilenle yetinen, üretmeden tüketmeye alıştırılan bir toplumda yapılan sözde bir seçimle ülkeyi yönetme erkini ellerine geçirenlerin gerçek yüzlerini ancak ekonomik veriler ortaya koyar.

***

     CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcılığı’nın araştırıp hazırladığı ve geçtiğimiz ay seçim öncesi yurt genelinde CHP yönetimlerine gönderdiği bu bilgiler, ne yazık ki gereği gibi insanlara anlatılamadı.

11 yıllık AKP döneminde yaşanan ekonomik çöküşü sayılarla veren bu küçük kitapçıktaki bilgilerin bir kısmını okurlarımla paylaşmak istiyorum:

“Ülke sıcak para bağımlısı oldu. 22 milyar dolarlık IMF borcunu ödemekle övünen AKP, dışarından 243 milyar dolar borç aldı, dış borç 372 milyar dolara fırladı.”

*

             “Faiz lobilerinden yakınan AKP Türkiye’yi dünyanın en yüksek faizini ödeme durumunda bıraktı.  AKP döneminde yapılan faiz ödemesi 367 milyar dolar. Bu, AKP öncesindeki 28 yılda yapılan faiz ödemesinin 1,5 katı.”

*

            “Vatandaşın geliri 3,9 kat artarken kredi kartı borçları 19 kat, tüketici kredileri 109 kat arttı. Borç altında ezilen vatandaş “Biz olmazsak istikrar biter” diye korkutulurken istikrar bizzat AKP tarafından bitirildi.”

*

            “Hükümet 11 yılda 1 trilyon 697 milyar dolar para kullandı. Bu para AKP’den önceki 42 iktidarın kullandığı paranın iki katından fazla. Buna rağmen büyüme hem önceki yılların ortalamasının hem rakip ülkelerin altında kaldı.”

*

            “AKP döneminde cari açık 104 kat, dış ticaret açığı 2,8 kat, döviz açık pozisyonu 4,6 kat, kısa vadeli dış borç 8 kat arttı.”

*

            “Merkez Bankası rezervleri 4,6 kat arttı ama dış borç ve cari açık o kadar fazla arttı ki her 100 dolarlık kısa vadeli dış borç ve cari açık için Merkez Bankası kasasındaki para AKP öncesinde 166 dolar iken 11 yılın sonunda 67 dolara düştü.”

*

            “Türkiye dünya imalat sanayi liginden düştü, tarım çöktü. Çiftçi 6,5 İstanbul büyüklüğünde tarım alanını ekemez hale geldi. Samanı bile dışarıdan ithal ettik.”

*

            “1980 – 2002 döneminde ortalama yüzde 8,3 olan işsizlik, bu hükümet döneminde yüzde 10,8’e çıktı. Bakan oğlunun 1 trilyona 3 – 5 kuruş dediği ülkede her beş gençten biri işsiz.”

*

            “AKP ile geçen yılların sonunda icra dosyası sayısı 21 milyona ulaştı; artış 2 kattan fazla. Protesto edilen senetlerin tutarı 7,5 milyar TL’yi buldu; artış 9 kattan fazla.”

*

            “Türkiye’de resmi verilere göre 41 milyon kişi, iki günde bir masasına bir kap et yemeği koyamazken, Bakan çocuklarının kasalarından, banka genel müdürlerinin ayakkabı kutularından milyon dolarlar fışkırıyor.

Vatandaşın geliri 11 yılda 11 taksitte 666 dolar artarken, savcılığın savına göre eski Ekonomi Bakanı 28 taksitte 52 milyon dolar, eski İçişleri bakanı 10 taksitte 10 milyon dolar, eski AB Bakanı  3 taksitte 1.5 milyon dolar rüşvet alıyor.”

*

            CHP Ekonomi Politikaları Genel Başkan Yardımcılığı’nın hazırladığı kitapçıktaki bilgilerin hepsini bu köşede vermek olanaklı değil.

Ancak yinelemekte yarar görüyorum:

Eğer, bir ülkeyi yönetenlerin yönetim biçimleri sizi ilgilendiriyorsa, lütfen o ülkedeki ekonomiyi inceleyiniz.

Sayıların dili size gerçeği söyleyecektir.

Zincire vurulanlar zincirlerinden kurtulmak, emekleri yok sayılanlar emeklerini sahiplenmek yerine, kendilerini zincire vurup, emeklerini ellerinden alanlara bağlılıklarını sürdürüyorlarsa, güneşin bulutların arasından sıyrılması epey zaman alacak demektir!

——————————————————–

 

BİR ÖZDEYİŞ:

“En tehlikeli insanlar; büyük makamlara gelmiş küçük insanlardır.”

 

 Yorumsuz İki Fotoğraf