Kategori: Eleştirel Bakış

24 Aralık 2014

OSMANLICA

​ ​ Milli Eğitim Danışma Toplantısı’nda, Osmanlıca dersi, İmam Hatip ve Sosyal Bilimler Liseleri’nde zorunlu, öteki okullarda ise seçmeli ders oldu. Türkçe, Fransızca, Osmanlıca vb. sözcüklerle anlatılan şey, o ulusların dilidir. Her ne kadar “dil” sözcüğünün Türkçe Sözlük’te 12 ayrı anlamı yazılıysa da, ben burada “belli bir insan topluluğuna özgü sesli göstergeler dizesi” olan dil’den söz edeceğim. *** “Dil; düşünce, duygu ve dileklerimizi karşımızdakilere anlatmaya […]

17 Aralık 2014

DEVRİMCİ EĞİTİM ŞÛRASI’NDAN KARŞI DEVRİM EĞİTİM ŞÛRASI’NA…

  (1968’den 2014’e) “Şûra” Arapça bir sözcük, Türkçe anlamı danışma toplantısı!             (Bazıları, şûra karşılığı “kurultay” sözcüğünü kullansalar da, bu sözcük genelde “kongre” karşılığı kullanılmakta, bence, “şûra” nın anlamını tam karşılamamaktadır.)             Geçtiğimiz günlerde, Ülkemizde iki danışma toplantısı yapıldı. Birincisi 02 – 06 Aralık 2014 günleri yapılan 19. Milli Eğitim Danışma Toplantısı, ikincisi ise 08 – 10 Aralık günlerinde yapılan 5. Din Danışma Toplantısı! Bu […]

10 Aralık 2014

“DEVLET – MİLLET”

26.Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Erzurum’da yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Tunceli’de yaptığı “devlet el öpmez” konuşmasına gönderme yaparak: “Devlet el öptürmez, millete diz çöktürmez. Devlet, milletin huzurunda diz çöker, ders alır ama millete diz çöktürmez” dedi. Adının başında Prof. Dr. unvanı da bulunan Başbakan’ın bu sözleri, “devlet”, “ millet” sözcüklerinin anlamları üzerinde tekrar düşünmemize yol açtı. *** Son derece açık ki, Başbakan […]

03 Aralık 2014

“YARADAN EŞİT YARATMAMIŞ!”

  Bu ülkede işi en kolay olanlar -bence- köşe yazarları. Yaşamın düzgülü (normal) geçtiği ülkelerde, köşe yazarları, yazacak konu bulmakta güçlük çekerler. Bizim ülkede ise, Nobel Edebiyat Ödüllü Portekizli yazar Jose Saramago’nun dediği gibi, “yazmanın ilk koşulu oturmaktır. Oturduktan sonra yazarsınız”. Çünkü, bizim ülkemizde olduğu gibi, yaşamın olağanüstü olaylarla dolu olarak geçtiği ülkelerde, köşe yazarlarının yazacak konu bulma gibi bir güçlükleri yoktur. Bizim ülkemizde, adam […]

26 Kasım 2014

ONUR… ERDEM…

  1980’li yıllarda “Niksar’a Onur Verenler” üst başlığı altında bir dizi yazı yazmış, doğup büyüdüğüm, ilk gençlik yıllarımı geçirdiğim Niksar’a şu veya bu şekilde yararlı olan (hizmet veren) birçok kişinin yaşam öyküsünü kaleme almıştım. O günlerde bana, sık sık “Onur vermek nedir?” sorusu yöneltilirdi. “yaptığı işler nedeniyle kendisiyle övünülmeye hak kazandırmak” diye yanıtlardım. O yazıların öznesi olanlar onurlu kişilerdi. Yani, kendi varlıklarına, kendi kişiliklerine saygı […]