“TAŞNAK PARTİSİ’NİN YAPACAĞI BİR ŞEY YOK”(*)
Başlıktaki tümce Ovanes Kaçaznuni’nin 1923 yılı nisan ayında Taşnaksutyun Partisi’nin Bükreş’te yapılan Yurtdışı Konferansı’na sunduğu bir raporun adıdır.
Ovanes Kaçaznuni kimdir?
Ovanes Kaçaznuni, 1918 yılı temmuz ayında kurulan Ermenistan hükümetinin ilk başbakanı ve Taşnaksutyun Partisi’nin de lideridir. 1867’de Ahıska’da doğmuş, 1938’de Sovyet Ermenistanı’nda ölmüştür. Mimardır.
1915-1923 döneminin eleştirel bir özeti olan bu rapor, “aslında adeta bir itirafnamedir”.
Ermenistan’ın ve Ermeni diasporasının çalışmalarıyla ve Ulusal Kurtuluş savaşımız nedeniyle kuyruk acısı taşıyan Batılı devletlerin dayatmalarla kabul ettirmeye çalıştığı sözde “Ermeni soykırımı” savlarının ne kadar asılsız olduğu, bu belgeyle en yetkili Ermeni liderinin ağzından ifade edilmektedir.
ABD’nin dümen suyunda bir dış politika izleyen ve AB karşısında edilgin bir tavır sergileyen AKP iktidarının tutumu –her konuda olduğu gibi- bu konuda da düşündürücüdür.
Türkiye’yi içlerine sindiremediklerini, AB’ye tam üye olarak almayacaklarını her fırsatta en yetkili ağızlardan ifade eden batılı devletlerin bu açık tutumlarına karşın Türkiye o Mustafa Kemal döneminin onurlu duruşunu sergileyememektedir.
Örneğin AB’nin Güney Kıbrıs’ı AB’ye tam üye olarak kabul ettiği gün Türkiye’nin “Ben artık bu işte yokum” demesi gerekmez miydi?
Ermenilerin Türkiye’den tazminat ve toprak talep etmelerinin ilk aşaması olan sözde Ermeni soykırımını neredeyse tüm batılı devletler kabul etmişler ve hatta bunun inkârını suç sayan yasalar yapmaya başlamışlardır.
Halbuki bakın Ermenistan’ın ilk başbakanı olan Ovanes Kaçaznuni 1923 yılında Taşnaksutyun partisiyle ilgili neler söylüyor:
ü Dünya savaşı öncesinde gönüllü silahlı birliklerin oluşturulması hataydı.
ü Kayıtsız şartsız Rusya’ya bağlanmışlardı.
ü Türklerden yana olan güç dengesini hesaba katmamışlardı.
ü Tehcir kararı amacına uygundu.
ü Türkiye, savunma içgüdüsüyle hareket etmişti.
ü 1918 sonlarındaki İngiliz işgali, Taşnakların umutlarını yeniden kabartmıştı.
ü Ermenistan’da Taşnak diktatörlüğü kurmuşlardı.
ü Denizden denize Ermenistan projesi gibi emperyalist bir talebe kapılmışlar, bu yönde kışkırtılmışlardı.
ü Müslüman nüfusu katletmişlerdi.
ü Ermeni terör eylemleri Batı kamuoyunu kazanmaya yönelikti.
ü Taşnak yönetimi dışında suçlu aranmamalıydı.
ü Taşnak Partisi’nin artık yapacağı bir şey yoktu;intihar etmeliydi.
Evet, bu tespitler Kaçaznuni’ye ait.
Peki, en önemli Ermeni belgeleri bile soykırım yalanını açıkça ortaya
koyarken bugünkü noktaya nasıl gelindi?
Neden Atatürk döneminde –bırakın batılı devletleri- bizzat Ermenistan bile böyle bir iddia ile ortaya çıkamamıştı?
Bu soruların yanıtı ülkemizin ekonomisi ve nasıl yönetildiği ile ilgilidir.
Ekonomik olarak bağımsız olmayan uluslar –Atatürk’ün de dediği gibi- gerçek bir bağımsızlıktan söz edemezler.
Bir ülke ekonomisinin yönetimini IMF gibi bir kuruluşun eline bırakmış, dış politikasını kendisini dünyanın jandarması olarak gören ABD güdümüne sokmuş, sanayileşmesini, kalkınmasını küstahça istemler sıralayan AB’ye bağlamışsa artık ne bağımsızlıktan ne de onurlu politikalardan söz etmek mümkün değildir.
Unutulmamalıdır ki köpeğe at muamelesi yapan kişi, havlaması gereken itin kişnemesinden sorumludur.
Türkiye’nin kurtuluşu onurlu politikalarla sağlanacak ekonomik tam bağımsızlıkla mümkündür.
***
(*) Adı geçen kitap Kaynak Yayınlarının 435’inci yayını olarak Temmuz 2006’da Arı Matbaası’nda basılmıştır. (Meşrutiyet Caddesi. Kardeşler Han No: 12/3 34430 Galatasaray-İstanbul; web adresi: www.kaynakyayinlari.com)
Not: “Taşnak Partisi’nin Yapacağı Bir Şey Yok” adlı kitap Türk Hava Kurumu Başkanlığı tarafından 2000 adet satın alınmış, il, ilçe ve üniversite kütüphaneleri ile THK Şube Başkanlıklarına, Türk halkının bilgilendirilmesi amacıyla hediye edilmiştir. Kitabı okumak, incelemek isteyenler adı geçen kurumlarda kitabı bulabilirler. H.K.