23 Mart 2016

TÜM TOKATLI HAYVANSEVERLERE…

ile Hami KARSLI

 

Bu köşenin okurları anımsayacaklardır:

14 Ocak 2016 günü, Tokat Valisi Sayın Cevdet Can’a bir açık mektup yayınlamış ve il genelinde “sokak hayvanlarının yaşadığı acıklı durumu” anlatarak, çözüm önerisi sunmuştum.

Yazım yanıt bulmayınca 28 Ocak günlü yazımın altında Sayın Cevdet Can’a konuyu tekrar anımsatmış, Niksar’ın Çamiçi Yaylası’nda -18 dereceye düşen ısıda sokak hayvanlarının nasıl perişan olduklarını duyurmuş, yazımı Mahatma Gandhi’nin“Bir milletin büyüklüğü ve ahlaki gelişimi, hayvanlara olan davranış biçimi ile değerlendirilir” sözüyle bitirmiştim.

Bu yazıya da bir yanıt alamayınca, 04 Şubat 2016 günlü yazımın altında yine Sayın Cevdet Can’a seslenmiş ve çözüm önerimi yinelemiş; yazdıklarımın Sayın Vali’ye ulaşıp ulaşmadığını da araştırmıştım.

Sonuçta Tokat Valiliği’nin Web site yapımcısı Sayın Gülay Gürkök’ten, yazılarımın Sayın Vali tarafından okunduğunu öğrenmiştim.

***

Aslında sokak hayvanlarıyla ilgili çözüm önerim, zaten var olan ama gereği gibi uygulanmayan bir yasanın uygulanmasını istemekti. Yazının o bölümü aynen şöyleydi:

 

13.07.2005 tarih ve 5393 sayılı Belediyeler Yasası’nın 14. maddesinde sayılan “Belediyenin Görevleri” ve 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun 6. maddesinde belirtilen hususlar bu konudaki sorumluluğu Belediye’ye yüklemektedir.

Yasa yapılacak işi açıkça belirtmiş: “Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır.”

Yasa böyle demiş de, gerçek nedir?

Gerçek, bu bakımevlerinin –en yalın bir söylemle- amaçlarına hizmet etmekten çok uzak olduğudur. Genelde çevresi tel örgüyle çevrili nazi toplama kamplarına benzeyen bu yerlerin, bırakın bir veteriner hekimi, sadece orada görevli bir bakıcıları bile yoktur. Bir temizlik işçisi arada sırada et kesim evlerinin artıklarını oraya atar, o kadar!

Bu bakımevlerinin sığaları (kapasiteleri) kentteki başıboş hayvanların tümünü almaktan çok uzaktır.

Bu nedenle de her kent topladığı sokak hayvanlarını komşu olan diğer kentlerin sınırları içerisine salıvermekte ve bu kısır döngü devam etmektedir.

Ö N E R İ   V E   Ç Ö Z Ü M:

24.6.2004 tarih ve 5199 Sayılı Yasa’nın 15. Maddesi gereği her ilde, valinin başkanlığı altında toplanması zorunlu olan “İl Hayvanları Koruma Kurulu” iş olsun, adet yerini bulsun diye değil, gerçekten “hayvanların korunması ve mevcut sorunlar ile bunların çözümlerine yönelik olarak” acilen toplanmalıdır.

            Bu toplantıya öncelikle, Tokat İli’ndeki tüm belediye başkanları ve tüm veteriner hekimler, birer temsilciyle değil, bizzat kendileri katılmalıdırlar.

            Toplantıda ilgili yasa maddeleri üzerine basa basa okunarak gereğinin vakit geçirilmeden yerine getirilmesi sağlanmalıdır.

            İl ve ilçeler arasında hayvan göndermeler devam ettiği için tek bir ilde ya da tek bir ilçede alınan önlemler bu sorunu çözemeyecektir.

            Bu nedenle tüm belediyeler parasal kaynaklarını ve ellerindeki veteriner hekimleri birleştirerek, tüm sokak köpeklerini –erkek, dişi ayırmaksızın- kısırlaştırmalıdırlar.

            Üremeyi durdurmadan bu sorunu çözmek olanaksızdır.

***

Geçtiğimiz günlerde Niksar Kaymakamlığı’ndan bir yazı aldım. Yazıdan anlaşıldığına göre, Sayın Vali’ye yazdığım mektup, gereği için Niksar Kaymakamlığı’na, oradan da Niksar Belediye Başkanlığı’na gönderilmiş.

Niksar Belediye Başkanlığı da Kaymakamlığa “NİKSAR BELEDİYESİ SOKAK HAYVANLARI RAPORU” başlığı altında şu yazıyı göndermiş:

“Belediyemiz; ilçe sorumluluk alanlarında Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerince başı boş sokak hayvanlarını köpek toplama aracı ile toplamaktadır. Toplanan sokak hayvanları Belediyemize ait hayvan barınağına götürülmektedir. Burada toplanan hayvanlarımızın gerekli bakımları yapılmaktadır. Hayvan barınağımız bölgedeki en kapsamlı, en büyük barınaktır. Şu anda kapasite arttırma ve sağlamlaştırma projesi uygulanmaktadır. Sokak hayvanlarının toplanması ve bakımı işlerinde 3 personel görev yapmaktadır.

            Ülke genelinde büyük bir sorun haline gelen başıboş sokak hayvanlarından bizler de belediye olarak nasibimizi almış bulunmaktayız. Etraf il ve ilçelerden bakılamayan, hastalıklı olan sokak hayvanları ilçemiz muhtelif yerlerine bırakılmaktadır. İlçemize her geçen gün onlarca yeni köpek girişi olmaktadır. Bu da kısırlaştırma çalışmalarını imkansız hale getirmektedir.

            Niksar Belediyesi, sokak hayvanları hakkında vatandaşlardan gelen her türlü şikayete anında müdahale etmektedir. Şikayete konu olan Çamiçi Yaylası’nda düzenli olarak başıboş sokak hayvanları alınmaktadır. Sayın Hami KARSLI ile yazısı üzerine görüşülmüştür. Kendisine belediyemizin ilgili çalışmaları anlatılmış ve bilgilendirilmiştir.”

 

Şimdi, konuyla ilgilenen okurlar, benim Sayın Vali’ye yazdıklarımı bir de bana verilen yanıtı lütfen tekrar okusunlar.

Bu yanıt, benim yazdıklarımın yanıtı mı?

***

BÜŞÜRÜM KÖYÜ MUHTARI HAKLIYMIŞ!

Tokat Valisi Sayın Cevdet Can’a yazdığım açık mektupla ilgili Reşadiye Büşürüm Köyü Muhtarı Sayın Bahtiyar Alkan’dan bir elektronik ileti almıştım.

Sayın Alkan iletisinde, sokak hayvanlarıyla ilgili yazımı okuduğunu, ancak Tokat Valisi’nin çözüm üretmediğini bildirerek: “Kendisinden, köyümün sorunları konusunda randevu istedim. İki ay sonra görüşebildim. Benim yanımda Reşadiye Kaymakamı’na telefon ederek, ‘Bu muhtarın sorunlarını çöz. Benim yanıma bir daha yollama’ dedi. Aradan bir ay geçti. Kaymakam hiçbir sorunumu çözmek için çaba göstermedi. Bende şöyle bir düşünce oluştu. ‘Tavşana kaç, tazıya tut’ diyorlar. Beni başından göndermek için Kaymakam’a havale etti, diye düşünmeye başladım. Köyümüzün hiçbir sorununu çözemiyoruz. Çünkü AKP’ye oy vermiyoruz. Taraf olmayıp bertaraf olanlardanız. Sayın Valimiz inşallah sizin sorununuzla ilgilenir. (…)”

 

Ben yazımda çok açık ve net bir şekilde, sokak hayvanları sorununun; 24.6.2004 tarih ve 5199 Sayılı Yasa’nın 15. Maddesi gereği her ilde, valinin başkanlığı altında toplanması zorunlu olan “İl Hayvanları Koruma Kurulu” tarafından ele alınması gerektiğini belirtmişken Sayın Vali’nin, mektubumu Niksar Kaymakamlığı’na niye gönderdiğini anlayabilmiş değilim.

 

Ben, Niksar Belediyesi’nin Sokak Hayvanları Raporu’nu da anlayabilmiş değilim. Evet, Niksar’da, Başkan Duran Ünverdi zamanında yapılan, kapasitesi en fazla 40-50 hayvan olan bir barınak var. Bu barınak hayvanseverlerin katkılarıyla daha iyi hale getirilmeye de çalışılıyor, ancak sadece Yayla’da başıboş gezen 50-60 köpek varken; kadrosu olduğu halde belediye bir veteriner atamadan (istihdam etmeden) ve kısırlaştırma da yapmadan bu sorunu nasıl halledebilecektir?

 

TEKRAR VE BÜYÜK HARFLERLE YAZIYORUM:

            VALİNİN BAŞKANLIĞI ALTINDA TOPLANMASI ZORUNLU OLAN “İL HAYVANLARI KORUMA KURULU” VAKİT GEÇİRİLMEDEN İLDEKİ TÜM BELEDİYE BAŞKANLARI, TÜM VETERİNER HEKİMLERLE TOPLANIP, İL GENELİNDE, HATTA KOMŞU İL VALİLERİYLE DE EŞGÜDÜM SAĞLANARAK, SOKAK HAYVANLARININ ÜREMESİ ÖNLENMEDİKTEN SONRA BU SORUN ÇÖ – ZÜ – LE – MEZ.